Ayasofya’nın Azabını Kaldırın Size Yakışır
Ayasofya Cami İbadete Referandumla Açılır!
Önümüzdeki günlerde İstanbul’un Fethinin yıldönümü kutlanacak. Ancak her yıl olduğu gibi bu kutlamalar yine buruk bir sevinçle ifa edilecek. Fethe sevinemeyeceğiz çünkü 29 Mayıs günü İstanbul’un Fethi’nin 562. Yıldönümünde Ayasofya yine müze olarak kalacak. Fatih Sultan Mehmet’in 1453 yılında İstanbul’u fethettikten hemen sonra Ayasofya’yı camiye çevirerek ibadete açması, Fethin sembolü haline gelmişti. Ama maalesef biz torunlar olarak bu emanet sahip çıkamayarak, kendi ülkemiz topraklarında olan bir camiinin müze olmasına engel olamadık.
Fethin 562. yıldönümü kutlamaları yine muhteşem organizasyonlar tertip edilerek kutlanacak. Ancak gösteriler ne kadar ihtişamlı olursa olsun. Ayasofya müze olarak kaldığı müddetçe bu topraklarda gerçek bayram havası olmayacaktır. O yüzden iktidarımıza yakışan en güzel tavır, bu kutlamalarda Ayasofya’yı eski güzel haline yani camiye çevirip, halkımızın hizmetine sunmaktır. Bu hamleyi gerçekleştirmek, iktidarımıza yakışır.
Ayasofya, bizim topraklarımızda yer alan ve ecdadımızın bizlere bıraktığı önemli bir emanettir. Sanki yaşanacak bu günleri basiret gözüyle görüyormuş ve kendisine malum olmuş gibi Fatih Sultan Mehmet Hazretleri Ayasofya ile alakalı şu vasiyeti yayınlamıştı;
“İşte bu benim Ayasofya Vakfiyem, dolayısıyla kim bu Ayasofya’yı camiye dönüştüren vakfiyemi değiştirirse, camilikten çıkarırlar ve sahte evrak düzenleyerek, mütevellilik hakkı gibi şeyler ister yahut onu kendi batıl defterlerine kaydederler veya yalandan kendi hesaplarına geçirirlerse ifade ediyorum ki huzurunuzda, en büyük haramı işlemiş ve günahları kazanmış olurlar.
Bu sebeple, bu vakfiyeyi kim değiştirirse, Allah’ın, Peygamber’in, meleklerin, bütün yöneticilerin ve dahi bütün Müslümanların ebediyen laneti onun ve onların üzerine olsun, azapları hafiflemesin, haşr gününde yüzlerine bakılmasın.”
Ayasofya’nın tekrar ibadete açılmasıyla, Türkiye olarak büyük bir vebalden de kurtulmuş olacağız. Eğer Sultan Fatih’in vakfiyesindeki bedduadan kurtulmak istiyorsak, İslam’ın küffar karşısındaki gücünü ortaya koyan en büyük sembollerinden biri olan Ayasofya’yı tekrar ibadete açmamız gerekir. Milletimiz bu zulmün bitmesini istemekte ve bir an önce çözüme kavuşmasını beklemektedir. Eğer Ayasofya ibadete açılırsa tıpkı merhum Menderes’in ezanı aslına çevirip şu an halkımız tarafından minnetle anıldığı gibi yine milletimiz takdirle bunu gerçekleştirenleri unutmayacak ve onları uzun yıllar hayırla yâd edecektir.
İstanbul’un 1453’te Osmanlı tarafından fethinden sonra, fethin sembolü olarak, derhal Ayasofya Kilisesi camiye dönüştürülmüş ve ilk Cuma namazı bizzat Sultan Fatih tarafından yine burada kıldırılmıştır. Tam 477 yıl yaklaşık 5 asır camii olarak İslam aleminin gururunu taşıyan Ayasofya 1930 ile 1935 yılları arasında sözde restorasyon çalışmaları nedeniyle halka kapatılarak o zamanlar laiklik, özgürlük ve demokrasi safsataları ile batının gazına gelen Bakanlar Kurulu’nun 24 Kasım 1934 tarih ve 7/1589 sayılı kararıyla müzeye çevrilmiştir. Hatta restorasyonun yapıldığı sıralarda Ayasofya’nın tekrar kiliseye çevrilmesi konusunda fikirleri bile ortaya atılmıştı.
Fakat bazı sebeplerden dolayı bu fikir hayata geçirilemedi. Ve böylece fikri öne sürenler, kötü emellerine ulaşamadılar. Bu hususta dünyadan da baskı gören Türkiye, Ayasofya konusunda bir türlü ciddi adımlar atamadı. Ancak ne olursa olsun dünya kamuoyunda oluşturulan bu baskıyı bertaraf edecek ve bu işi çözecek bir formül illaki vardır. Bu baskıları ortadan kaldıracak olan en etkili güç, elbette ki milletimizdir. Ülkemizde yapılacak olan bir referandum bu işi çok kısa zamanda çözecektir.
Şimdi biz torunlarına yakışan Peygamber Efendimizin müjdesine nail olmuş bu şanlı ecdadımızın vakfiyesine sahip çıkıp O’nun bedduasına uğramamak için elimizden gelen tüm yetki ve mücadeleyi vererek, dünyadaki baskılara kulak asmadan, Rabbimizin inayetine güvenerek milletimizle beraber bu sorunu çözmektir. Bu millet, ecdadının yadigârı olan fethin sembolü olan Ayasofya’nın tekrar cami olmasına yürekten evet diyecektir. Çözüm oldukça kolay ve basit. Yeter ki bu sorunu milletimizle çözmek için adımlar atılsın.
Ayasofya’yı çözüme götürmek sizden, emanete sahip çıkmak milletten, muvaffakiyet Allah’tandır.
Fatih Medreseleri Yazı İşleri Kurulu