Arkadaş insanın dünya ve ahretini kazanmasında veya kaybetmesinde en büyük etkenlerden biridir.  Gençliğimize, toplumumuza baktığımız zaman özenti ile beraber insanların bir taraflara kaydığını görmekteyiz. Gerek sokaklarda, gerek televizyonlarda, haberlerden görerek veya duyarak giyim kuşamını, davranış ve hareketlerini hep birilerine özenerek yapmaya çalışmaktadır. Çünkü insan da su letafeti olduğu için bu şekilde etkilenmeye elverişli olarak yaratılmıştır.

Allah Resul’ü konunun ehemmiyetine binaen “arkadaşını söyle kim olduğunu söyleyeyim. Kişi arkadaşının dini üzeredir” buyurarak, insan üzerindeki arkadaşın önemini ortaya koymuştur. Bugün bizler anne baba olarak, dayı amca olarak, hala teyze olarak evlatlarımızı, yeğenlerimizi hep küçük görme mantığıyla onlarla aramızda bir bağ kurmadığımızdan dolayı, gençler belli bir yaşa geldikten sonra ele avuca sığmaz oluyorlar.
Daha sonrada bütün suç gençlerin üzerine atılarak, bunlar şöyle, bunlar böyle diyerek hep şikâyet ediyoruz. Hâlbuki zamanında o çocuk dediklerimizle çocuk olursak, onların seviyesine,  onların hayatına girseydik bugün gençlerimizden çektiğimiz sıkıntıları asla görmeyecektik.
İnsan yaratılış olarak yalnızlığa değil, toplumla beraber yaşamaya elverişlidir. Her insanın bir çevresi vardır. Takıldığı takip ettiği insanlar vardır. O yüzden her büyük kendine sormalı; elinin altındaki küçük veya yakını ile bir bağı var mı? Onunla bir bağlantısı yoksa zamanla o küçük başkalarıyla bağlantıya girecektir.
Eğer gençlerimizi arkadaş kurbanı olmalarını istemiyorsak hayatlarının baharında, en güzel zamanlarında, tehlikeli madde, yaklaşılmaz bir canavar olmalarını istemiyorsak, dünden ellerinden tutmalı, onların hayatlarına girmeliyiz.
Peygamberimiz gençlere, küçüklere, çocuklara büyük önem verirdi. Onların seviyesine iner, onları mutlu eder, yollarını açardı. Hatta kuşu ölen bir çocuğa baş sağlığına gelen, onu teselli eden bizim Peygamberimizdir. O bizim örneğimiz, önderimiz ise Peygamberimize bakmalıyız. Bizlerde çocuklarla teşviki mesaimizi artırmalıyız. Onları akrep ve yılanların, canavarlaşmış insanların ellerine teslim etmemeliyiz. Onlar bugünün çocukları, yarının güneşleridir.

Fatih Medreseleri Yazı İşleri Kurulu