Davaya Doğru Hizmet Etmek | Fatih Medreseleri
Fatih Medreseleri

Davaya Doğru Hizmet Etmek


Bir gün geçmiş olmasın ki ülkemize vatanımıza bir hainlik düzenlenmesin.  Küfür, İslam’ın tek kalesi olan şuan Türkiye’miz üzerine büyük oyunlar oynamakta, bunu hep beraber görmekteyiz. Fakat burada bizler bu oyunlara asla alet olmamamız lazım.

Yapacağımız harekete bakmamız lazım.  Yapmış olduğum hareket eğer arkamdan Müslümanlara zarar verecekse bu dava görünümlü bir harekette olsa, Müslüman bunu asla yanaşmamalıdır. Çünkü Rabbimiz Fatır Suresinde “şeytan sizi Allah ile aldatmasın” buyurarak bizleri her ne şekilde olursa olsun fitneye alet olmamamız gerektiğini Rabbimiz beyan etmektedir.

O yüzden her bir Müslüman dışı dava görünümlü, fakat içi Müslümanlar için büyük sıkıntı, büyük fitneler açan kapılardan uzak durmalıdır. Eğer bu dava ya hakiki manada hizmet etmek istiyorsak evvela dinimizi en güzel şekilde yaşamalıyız, etrafımızdaki insanlara yaşatma

 

hususunda teşvik etmeliyiz.  bu işi sevdirmeliyiz.  Rabbimize dönerek Rabbimizin emir ve yasaklarını yerine getirerek olayların düzeleceğini anlatmalıyız. Gençlerimiz olmadık yollarda giderken, insanlar faize boğazlarına kadar batmış iken, haram her türlü mübah görülürken bu çalışmaları bırakıp da başka çalışmalarla davaya hizmet ediyorum diye Müslümanlar fitneye düşürülmelidir.

Özellikle şu zamanda Türkiye’mizin son derece zor bir süreçten geçmiş olduğu zamanda Müslüman kendisini korumalı.  İfadelerini,  hareketlerini seçmeli.  kontrolsüz asla hareket etmemeli. Olayları kendine göre değil, ümmetin menfaatine faydasına göre düşünmelidir. Tek olursak yok oluruz, birlik olursak güçlü oluruz düşüncesiyle ferdi anlayıştan toplumsal anlayışa geçmeliyiz.

Biz Müslümanları bitirmek için her türlü hainlikten geri durmayan din dışı insanlara karşı tedbirimizi almalıyız. Sahih ilim adamlarını bulmalı ve onların ölçülerinde yürümeliyiz.  Kur’anı Kerimi ve Peygamberimizin özellikle Medine bölümünü devlet olarak bile incelemeliyiz. Tekrar tekrar bu işin piri olan Allah dostlarıyla istişare halinde olmalıyız.

Şu konuya da değinmeden edemeyeceğim. Ecdat Osmanlı Alim ve Allah dostlarının ayağına paspas olmuş onları baş tacı yapmış ikin, Sultan Fatih bir tekkenin kapısından alınmadım diye kendini suçlu olarak görürken. Müslümanların kan ağladığı, her zerremizle duaya muhtaç iken, Rabbimize sunacak hiçbir başarımızın olmadığı şu zamanda Asrın Müceddidi Evliyalar pirinin evini başının üzerine yıkmanın ne olduğunu, herhalde Rabbim bizlere bunu ödetecektir. Bilmiyoruz nasıl atlatılır ama İnşaallah kolay atlatırız. Halkını yüzde doksan dokuzunun Müslüman olduğu şu cennet vatanında Böyle bir Allah dostuna yapılan terbiyesizliği Rabbimiz nasıl geçiştirir bilemeyiz.

Biz affettik evladım ama bu kabağında sahibi var o affetmedi” buyurmuş Evliyalardan biri…

Yorum yapın