
Fatih Medreseleri Genel Başkanı Masum Bayraktar Hoca Efendi Kavacık Medine Mescidi’nde Cuma namazı kıldırdı. Cuma namazı sonrası sorulan sorular üzerine bazı açıklamalarda bulundu.
Türkiye ve Suriye’nin geldiği durumu aylar önsesinden Sayın Başbakan’a iletmeye çalıştıklarını fakat her defasında da taleplerimize cevap gelmediğini belirtti.
Diyorlar ki; bunlar Devlet meselesi, sizin işiniz eğitim. Evet doğrudur bizim işimiz eğitimdir, fakat soruyorum size Devletin veya Başkanların eğitime ihtiyacı, manevi istişareye ihtiyacı yok mudur? Devlet idaresinde her konunun kitabi olarak aşılamayacağını yineleyerek söylüyorum Osmanlı’ya baktığımızda bir işte özellikle ülkeyi toptan ilgilendiren bir işe kalkılacağı zaman mutlaka Ulema ile istişareler yapılır.
Bu işin maddi olduğu kadar manevi getiri veya götürüleri hesaplanır dikkat edilmesi gereken konular belirtilir ve sonucunda silahlı kuvvetler veya ilgili mercilere hareket emri verilirdi, fakat şu anki politikalara bakıldığında bu işten çok uzakta bir yol izlenildiği kanaatindeyiz.
Birkaç misal verecek olursak biz Başbakanımıza defalarca dışarıdan gelen ağır tahrik ve taarruzları sinsi planları gereken üslupla halkla paylaşmasını aksi halde gerektiği zaman istediği desteği bulamayacağını belirtmiştik.
ÇOK TEHLİKELİ AMA MAALESEF DOĞRU
İkinci olarak sizin karşınızda öfke ve düşmanlıklarından parmaklarını ısıran düşmanlarınız varken hala akılcı veya uzlaşıcı yöntemlerle konuşup sırtlarını sıvazlayıp onları teskin etme yöntemini kullanamazsınız. Bu ifade savaş yapalım manasında değil, gerektiğinde gerektiği tavrı yapabilmekten bahsediyoruz.
Yeryüzünde Efendimiz (s.a.v.)’den daha adil daha akıllı ve daha insani bir lider gelmemiştir. Fakat o bile yeri geldiğinde her türlü dik duruştan geri durmamış ve tavrını ortaya koymuştur. Yani olay ferdi ve ani karar vermeden ziyade istişareli, fakat akil kadroyla istişareden bahsediyoruz, yoksa bir saatte Suriye’yi alırız veya akşam çayında Şam’dayız gibi ifadelerle veya iki buçuk saat konuşup da ne Suriye ile ne de terör ile ilgi somut bir açılama yapmadan sadece kardeşlik ifadeleri vererek bu düşmanlarımıza milli birlik ve beraberliğin taze ve ayakta olduğuna inandıramazsınız.
Şu an gelinen noktada maalesef özgür Suriye ordusunun yenilmesi demek Türkiye’nin yenilmesi demek gibi bir tablo çizilmiştir. Bu çok tehlikeli ama maalesef gerçeklik payı çok yüksek bir senaryodur.
İŞTE REÇETE
Biz bir kez daha buradan Sayın Başbakanımıza sesleniyoruz; Buradan ifadeye alamadığımız fakat sizin ve milletimiz için hayati önem arz eden fikir ve projelerimizi size sunmak için vaktinizi bize ayırın. Bire birde bu projeleri sunma olanağını bize tanıyın ve sakın boş vermeyin diyoruz.
Ülke ve milletimizin menfaati sizinde istikbaliniz için bu ifadeyi dikkate almanızı rica ediyoruz. İnşallah çok kısa sürede bu çağrımıza kulak verileceği kanaatiyle bir kez daha bu çağrımızı yinelemiş oluyoruz diyerek Hoca Efendi sözlerini tamamladı.
inşallah çok geç olmadan ecdadımızı örnek alırlar.fatih sultan gibi Allah dostlarıyla ulemayla iştişare durumuna geçerler.ALLAH MASUM HOCAMIZI ANLAMAYI NASİB EYLESİN.AMİN