Fatih Medreseleri Genel Başkanı Masum Bayraktar Hoca Efendiye yıllardır yapılan sözlü ve fiili saldırılara karşı neden hep sustuğu soruldu. Hoca Efendi, sorulan bu soru karşında bazı açıklamalarda bulundu:

 

Bilindiği üzere 2000 yılında başlatılan iftira ile sürekli şahsıma yönelik çeşitli saldırılara maruz kaldım.  Yaklaşık on üç yıldır süren haksız karalama kampanyasına karşılık biz hep sustuk. Yalnız suskunluğumuz, hep yanlış anlaşıldı ve çok şey söylendi. Oysaki bizim suskunluğumuz, yıllar evvel Efendi Hazretlerimizin (k.s.) buyurduğu;  “Evladım kulaklarını tıka, dilini damağına yapıştır, kalbini Mevla’nın rızasından ayırma ve çalışmaya devam et.” sözüydü.

 

Bizde söz dinleyerek, Kur’an eğitiminden başka bir amacı olmayan Fatih Medreseleri çatısı altında çalışmalarımıza devam ettik. Kendini bilmezler konuştukça, bizler sustuk ve sürekli çalıştık.  Elhamdülillah Mevla’mızın (c.c.) ikramı ve Efendi Hazretlerimizin (k.s.) ali himmetleri ile çalışmalarımız meyvesini verdi. Şimdi Türkiye genelinde ve İstanbul’da pek çok medrese ile hizmet vermekteyiz. Bunun yanında tüm Türkiye’de Emri Bil-Ma’ruf Nehy-i Anil Münker çalışmalarımız, sohbetler ve daha pek çok İslami çalışmalarımız devam etmektedir.

 

İFTİRA ATMAK KOLAY HERKES ELEŞTİRİYE AÇIK OLSUN

 

Yıllardır yapılan haksız iftira ve saldırılara karşı sabrederek susma yolunu tercih ettik. Ancak gördük ki sulh ile yaklaşmak, iftiraları ortadan kaldırmıyor. Yüce Mevla’mızın ayeti kerimedeki; “Kısasta sizin için hayat vardır.”  beyanıyla ve veciz bir ifade olan  “Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir.” kavli gereğince suskunluğumuzu bozmaya karar verdik. Ramazan ayına kadar devam edecek olan suskunluğumuz, artık son bulacak. Suskunluğumuzun yerini, hakkımızda olur olmaz konuşanların yaptıkları yanlışları kamuoyuna duyurmak olacak. Tabiri caizse arkamızdan iftira atanların, ipliğini pazara çıkaracağız. Gerçi bizim söyleyeceklerimiz, iftira değil, tamamen gerçekleri yansıtacak. İftira atarak, o vebalin altına giremeyiz, girmeye de niyetimiz yok. Mevla’m (c.c.) muhafaza eylesin.

 

ARTIK İFTİRALARA KARŞI SUSMAK YOK

 

Bizim bu şekil bir tutum içine girmemiz, asla kimseyi yermek, kötülemek veya küçük düşürmek için değildir. Ancak bakalım arkadan iftira atarak, Efendi Hazretleri (k.s.) bunları reddetti, kovdu gibi ifadeleri pervasızca orda burada konuşmak nasıl oluyormuş görsünler. Yıllardır şahsıma yönelik iftiraların ne demek olduğunu bir anlasınlar. Söz ağızdan kolay çıkar ancak çıkan söze muhatap olmak o kadar kolay değildir. Zorluğunu ancak yaşayan bilir. Bunca yıl bu zorluğa göğüs gerdik. Şimdi iftira atanların, ister hoca olsun ister talebesi olsun yaptıkları yanlışları, hataları bizde ortaya koyacağız ve kamuoyunun takdirine sunacağız.

 

Ramazan ayından sonra suskunluğumuzu bozacağız. Camiamıza yakışmayan onca yanlışı yapıp ta iftira atmak artık eskisi gibi kolay olmayacak. İftira atanların, kamuoyunda kendi yanlışlarının bir bir ortaya çıktığını gördüklerinde neler yapacaklarını hepimiz göreceğiz. Ümit ediyoruz ki masum insanlara iftira atanlar, yaptıkları yanlıştan döner ve camiamıza zarar vermekten kurtulurlar.

 

Mevla’m (c.c.) hepimizi fitne yaparak, insanları tefrikaya düşürmekten muhafaza eylesin.