Fatih Medreseleri Kavacık Genel Merkez’de İstanbul 3. Merkez Bölge ile toplantı düzenlendi.

 

Çok başarılı geçen toplantı da okul öğrencilere verilen derslerin önemi de değerlendirildi.

 

Toplantı sonrası sorulan sorular üzerine Fatih Medreseleri Genel Başkanı Masum Bayraktar Hoca Efendi önemli açıklamalarda bulundu.

 

Ülkemizde mecburi olan zorunlu eğitim sisteminde her geçen gün görüyoruz ki, zorunlu eğitim sistemi gün geçtikçe çökmeye başlamıştır.

 

Ülke genelinde hemen hemen her gün farklı yerlerden okullardaki sıkıntılarla ilgili haberler karşımıza çıkmaktadır. Bizler sadece haberlere yansıyanları görüyoruz, birde yansımayanlar örtbas edilenleri de düşündükçe eğitimdeki sıkıntılar çok ciddi boyutlara ulaşmaktadır.

 

Öğretmenlerin hayatını kaybetmesi, öğrencilerin öğretmenlerine bıçakla saldırmaları, öğrencilerin yaralanmaları, aşk uğruna birbirlerini yaralayanlar, saçını başını yolarak kavga eden genç kızlar, okullarda şiddet ve kargaşanın boyutlarını gözler önüne sermektedir.

 

Kalabalık sınıflar, genç öğretmenlerin böyle bir sınıfla nasıl baş edeceği ve onlara nasıl bir eğitim vereceği gerçekten düşündürücü?

 

Milli Eğitim Bakanlığı olarak bu ve bunlar gibi daha nice büyük sıkıntılar önümüzde dururken, onları çözüme kavuşturmadan bu ve bunun gibi sorunlar gün geçtikçe büyüyerek karşımıza çıkmaya devam eder.

 

4+4+4 eğitim sisteminde evvela okul binalarını ayırmak gerekir. İlkokul ayrı, ortaokul ayrı, lise öğrencileri ayrı ayrı binalarda okutulmalı ki, yaş farkından dolayı kavga vs. diğer olayların önüne geçilebilir. Öğrencilerin yaşına ve durumuna göre kalıcı tedbirler alınabilir.

 

Kız-erkek karma eğitim sistemine de düzenleme getirmek gereklidir.

 

Gencecik öğrenciler, şahit olduğumuz birçok olayda sınıf mevcudunun çoğunun kız olduğu bir ortamda üç-beş tane erkek öğrencinin bulunması vs. gibi farklı durumların okullarda cinsel istismar ve taciz gibi durumları tetiklediği ve bu sorunun önüne geçebilmek için okul binalarını ve öğretmenleri de duruma göre ayarlayarak daha büyük sıkıntıların yaşanmasının önüne geçmiş oluruz.

 

Bu olaylar daha acil ve daha büyük sıkıntılar olarak karşımızda dururken bu meseleleri çözmeden kılık-kıyafet gibi teferruat meselelerle uğraşmak çok önemli değildir.

 

Devlet olarak milyonlarca gencimizin ve neslimizin maddi hayatlarını düşündüğümüz kadar manevi hayatlarını da düşünmeli ve çözümler bulmak için dertlenmeliyiz.

 

Biz yavrularımıza Allah sevgisini, Peygamber sevgisini, Kur’an sevgisini aşılar ve güzel ahlakı verebilirsek, o zaten yanlışa düşmez, kendini sakındırır, başkasına zarar vermez.

 

Kendisine, ailesine ve çevresine yararlı, faydalı “Örnek Genç”, örnek bir nesil yetiştirmiş oluruz diyerek Hoca Efendi sözlerini tamamladı.