

Evlilik, karı koca arasında birlikte yaşamaya ve yardımlaşmaya müsaade eden ve taraflara karşılıklı hak ve vazifeler yükleyen bir akittir.
İslam, ailenin nikâh akdi ile kurulması gerektiğini bir zaruret olarak beyan etmiştir. Bu akitle birlikte eşlerin birbirlerine karşı, karşılıklı hak ve sorumluluklar yüklemiştir. Koruyup muhafaza etmemiz gereken en önemli değer, aile yapımızdır.
Dinimiz, ailenin korunmasına son derece önem vermiş ve ailenin sağlıklı bir şekilde idare edilebilmesi için taraflara birtakım kurallar ve sorumluluklar yüklemiştir.
İslam’a göre ev idaresi ve ihtiyaçlarını temin etme görevi, yani aile reisliği erkeğe verilmiştir. Ev hanımlığı, aile reisine itaat etme ve ailenin şerefini koruma görevi de kadına verilmiştir. Çünkü erkek ve kadının fiziki ve ruhi özellikleri görev ve sorumlulukların bu şekilde taksimini gerektirmektedir.
Evlilik, aile reisliği dışında, karı kocaya eşit hak ve sorumluluklar yükler. Nitekim Mevla Teâlâ; “Erkeklerin kadınlar üzerinde hakları olduğu gibi, kadınların da erkekler üzerinde hakları vardır. Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları bir derece fazladır.” buyurmuştur. (bakara: 228)
Peygamberimiz (s.a.v) ise; “Hanımlarınızın sizin üzerinizde hakkı bulunduğu gibi, sizin de onlar üzerinde hakkınız vardır. Sizin onlar üzerindeki hakkınız, sizden başka bir erkeğe döşeğinizi çiğnetmemeleri ve sizin hoşlanmadığınız herhangi bir kimseyi izniniz olmadan evlerinize sokmamaları ve çirkin fiil ve hareketlerde bulunmamalarıdır.” buyurmuştur. (Ebu Davut)
Evlilik, aynı hedefe beraber, kafa kafaya bakabilme sanatıdır. Evlilik okyanusa doğru açılan geminin, bir çift yolcusu olmak demektir. Evlilik, ıssız bir adada baş başa yaşamayı becerebilmek demektir. Evlilikte huzur ve mutluluğu sağlamanın yolu, sevgi saygı ve karşılıklı güven ve anlayıştan geçmektedir.
Erkeğe hanımından, kadına ise kocasından daha yakını yoktur. Mevla Teâlâ
Bakara suresinde; “hünne libasun leküm ve entüm ibasullehun.” “Erkekler hanımlar için bir elbise, hanımlarda erkekler için bir elbisedir” buyurmuştur. Elbise nasıl ki vücuda en yakındır, bedeni sarar, örter soğuk ve sıcağa, her türlü zarara karşı korursa erkekte hanımına, hanım da kocasına karşı kusurlarını, ayıplarını ve noksanlarını örtmek konusunda aynı şekilde davranmalıdır.
Aile yuvası, bu dünyada eşlerin beraberce yaşadıkları, cennet yurdu sayılır.
Evliliklerin huzur ve mutluluk içinde yürüyebilmesi için, eşlerin birbirine karşı kin, nefret, itaatsizlik ve kendini büyük görme anlayışı içinde hareket etmemeli, kadın kocasına itaatkâr olmalı, erkekte hanımına karşı son derece müşfik ve merhametli olup ona eziyet etmemelidir.
Güzel bir söz vardır;
“Eşin ruhuna uygunsa, ne işin var düğün evinde, düğün senin kendi evinde, gir oyna çık oyna. Eşin ruhuna uygun değilse, ne işin var ölü evinde, ölü senin kendi evinde, gir ağla çık ağla.”
Evlilikle birlikte karı koca olarak eşlerin birbirlerine karşı vazifeleri vardır. Kadının kocasına, kocanın da hanımına karşı sorumluluk ve vazifeleri olduğu gibi aynı zamanda eşlerin çocuklarına ve ailelerine karşı da birtakım sorumluluklar ve görevleri bulunmaktadır.
Evliliği bir hesap sorma ve hak arama anlayışı içinde görmeden ve sadece fiziki güzellikleri ön plana çıkarmadan karşılıklı hak ve vazifelere riayet edilerek sevgi, saygı ve anlayış içinde birbirine davranıldığı takdirde ailede huzur sağlanacaktır.
Yoksa evlikler günübirlik yada mevsimlik bir gönül eğlendirmeden öte gitmeyecektir.
İslami Ölçülerde aile huzurunun tavsiyesi bizden, Muvaffakiyet Allah’tandır.
Fatih Medreseleri Yazı İşleri Kurulu