Asrın Müceddidi Evliyalar Piri Mahmud Efendi Hazretleri (K.S.) | Fatih Medreseleri
Fatih Medreseleri

Asrın Müceddidi Evliyalar Piri Mahmud Efendi Hazretleri (K.S.)


Asrın Müceddidi Evliyalar Piri Mahmud Efendi Hazretleri (K.S.)

Efendi Hazretlerimiz Peygamber Efendimizin Göstermiş olduğu çizgide yürüyen, onun ahlakını, şuurunu, ciddiyetini, samimiyetini yaşayan ve yaşatan bir özelliklere sahip olan mükemmel bir zattır.  Kendisi hem silsile-i şerif ile hem batıni ile hem soyu ile hemde zahiri ile peygamberimize dayanır.

Ali Haydar Efendi Babamızın “daha senin sol tarafına seyyie (günah) yazılmamıştır” diyerek ufak yaşlarda dahi mahrem namahreme dikkat etmiştir. Küçüklüğünde babasından Kur’an-ı Kerim’i öğrenip, annesinin kontrolünde hafız olan Efendi Hazretlerimiz 16 yaşında iken Hocalık icazeti alıp, 19 yaşında askerden önce icazet veren tek hocamızdır. Bu yaşlarda Zahiri ilimler ile kendini donatan Sultanımız, batıni olarak ta geceleri çok az uyuyup, tefekkür ve zikir ile talebelerini hayretler içerisinde bırakırdı. Hayatı boyunca hiçbir namazını cemaatsiz kılmayan bir zattır Efendi Hazretlerimiz.

Efendi hazretlerimiz (k.s.) Ortaya koymuş olduğu hizmetleri, Kendisinden bir şey katmaksızın, her daim sakalı ile cübbe şalvarı ile hanımlarımıza çarşaf ile göstermiş olduğu eğitim ile her daim Resulullah (sav)’den almıştır. Hatta bu sakal, bu cübbe şalvar benim değil Resulullah’ındır diyerek hayatı boyunca bir sünneti dahi terk etmeden bizlerinde yaşaması için mücadele vermiştir.

Efendi Hazretlerimiz marifetleri, hakikatları, zahiri ve batini eğitimleri ile Dünya için büyük bir değerdir. 42 ülkeden 300 küsur ulema sen bu zamanın müceddidisin diyor ve o gün, o ulemalar Efendi Hazretlerimizin batıni ve zahiri terbiyesi altına giriyorlar ki hepsi kendi ülkelerinde mürşitlik yapacak durumunda iken. Güneş bir tanedir ama yıldızlar çoktur. Efendi Hazretlerimiz ile tanışan Peygamberimiz ile tanışmış olacaktır. Efendi Hazretlerimiz bu sebeple tüm insanlığa lazım, tüm dünyaya lazım, hatta ve hatta ahirette de lazımdır. O kitap yazmak yerine adam yazmıştır, o yüzden tüm insanlar ihtiyaçlı. Bizim Allah dostlarına havadan daha çok ihtiyacımız var. Kişi bu zatlarla birlikte imanını güçlendirecek, bu zatlar ile beraber olan şaki olmaz, ahirete de mahcup çıkmaz. Rabbini tam olarak bilmek isteyen bir kimse peygamberimizi çok iyi tanıması lazımdır. Aynı şekilde peygamberimizi tanımak isteyen kimse de Efendi Hazretlerimizi tanıması gerekmektedir. Böyle bir zatın değerini bilmezsek Türkiye olarak mahcup oluruz. Rabbim kıymetini bilmeyi nasip eylesin. Amin.

Efendi Hazretlerimiz bundan tam 56 sene önce 30 yaşında iken mürşidi kâmil oldu. O zamandan bu zamana ne mürşidi kâmiller yetiştirdi. Efendi Hazretlerimiz kutuplar, evliyalar, gavslar, mürşidi kâmiller yetiştiren çok kıymetli bir zattır. Onu ancak Allah tarif edebilir. Rahmetli Hızır Hocamız derdi ki; “Tüm meşayihi kiram kıymetlidir. Her biri gül bahçesinde gül yetiştirdi, Efendi Hazretlerimiz ise diken bahçesinde güller yetiştirdi”. İmamı Rabbani Hazretleri 70 bin hakiki mürşid yetiştirdi. Efendi Hazretlerimizin mürşidi kâmil yetiştirdiği ise şu anda 1 milyonu çok geçti şükürler olsun.

Efendi Hazretlerimiz sonsuz olan Rabbimizin bilinmesine sebeptir. Mustafa İsmet Garibullah Büyük Şeyh Efendi bu zatlar için “b harfinin” noktası olarak tarif ediyor. Nasıl ki nokta olmayınca harfi tanıyamayacaksak, tarif edemeyeceksek, işte bu zatlar olmazsa kemalatlar, hakikatler yaşanmaz. Rabbim en güzel şekilde istifade etmeyi nasip eylesin. Efendi Hazretlerimiz diğer meşayihi kiramdan farklı olarak hem batıni hem de zahiri ilimlere sahip çıkarak tekke ve medreseleri beraber yaşatmıştır. Efendi Hazretlerimiz bizim için hem zahiri liderimizdir, hem de batini liderimizdir. Bunun ötesi yok, olamazda. Mükemmel bir kaynaktır, lakin ön yargı ile bakanlar istifade edemezler. Çünkü Rabbini bilen her şeyi bilir. Rabbini bilen en mükemmel lider, en mükemmel hoca, en mükemmel baba, en mükemmel zattır. Bizlerin tarif edemeyeceği mükemmelliklere sahiptir. Bunu hep beraber ahirette görüp, yaşayacağız zaten. Önemli olan Dünya hayatında farkına varıp, en büyük saadete erişmektir.

Efendi Hazretlerimiz Ehlisünnete yapılan haksızlıkları, kapatılan medreseleri, kendisine yapılan cefaları, bütün sıkıntıları hep sinesine çekip rahmeti ile muamelede bulunmuştur. Ama hep muamelesi merhamet olmuştur.

Efendi Hazretlerimiz çok az yatardı. Çok sohbetlere giderdi. Bir günde bazen iki, bazen üç sohbeti olurdu. Bu sohbetleri yeri gelir gece saatlerinde dahi yapardı. Türkiye’nin tüm bölgelerine gidip sohbetlerine devam ederdi. Hiç duraklaması olmazdı. Bununla beraber 3 kişi bile kalsalar hatme şerifi aksatmazlardı. Bununla birlikte sohbet dinlemeyi de çok severdi. Bu sohbetlere gitmek için yeri gelir otobüslerde, yeri gelir cemaatinden arabası olanlardan temin edilerek giderlerdi. Sultanımıza sohbetleri için ilk araba 1986 senesinde tahsis edilmişti. Hayatı hep çalışmakla geçirip kendisine “Dinlenin Efendi Hazretleri” diyenlere kabristanı gösterip “Burada Dinleneceğiz” diyerek, durmak bilmeyen bir hizmet aşkı ile bizleri hayretler içerisinde bırakmıştır. Hatta “Herkes İşte Biz İşte, Herkes Tatilde Biz Yine İşte” diyerek durmadan 24 saatini insanları yetiştirmek için geçirmiştir.

Efendi Hazretlerimiz Hac umre organizasyonlarına önem vererek Kâbe’ye defalarca gitmiş ve bizleri devamlı bu konuda teşvik etmiştir. Türkiye’mizdeki Kâbe’ye yapılan istek ve arzular Efendi Hazretlerimizin teşvik ve sevdirmesiyle olmuştur.  Şu anda da ülkemiz en çok hac yaptıran ülke sıralamasında ilk sırayı almıştır. Burada Sultanımız Dünyanın dört bir yanından gelen Müslümanlara gerçek şeriat ve ehlisünneti göstermek için burada hizmetlerine devam etmiştir şükürler olsun.

Yine Efendi Hazretlerimiz ile alakalı belirli yaşlardaki büyüklerimiz daha iyi bilirler, sultanımız herkese ama herkese zengin, fakir, makam sahibi ayırmaksızın tüm insanlara sakalı şerifi söylemiştir. Hatta Efendi Hazretlerimizin oğlu anlatır: Bizler bir keresinde emri bil maruf için Tokat Erbaa ilçesinin bir köyüne uğramıştık, burada bulunan bir hacı abiye sakal bırakması için tebliğ yapıldığında Efendi Hazretleri gelir ise sakal bırakırım demişti. İstanbul’a dönüldüğünde Efendi Hazretlerimize anlatıldığında hemen Efendi Hazretlerimiz İstanbul’dan Tokat’a gelerek hacı abimizin sakal bırakmasına vesile olmuştur. Belirli zamandan sonra Efendi Hazretlerimiz takke için telkinlerde bulunmaya devam etmiştir.

Efendi Hazretlerimizin en önem verdiği husus ise hiç şüphesiz zikirdir. Her anı zikir olan Efendi Hazretlerimiz yaşadığı manevi güzellikleri aktarmak için daima zikri tavsiye etmiştir. Hatta ilim ile çok meşgul olan Bayram Hocamız vefat etmeden bir hafta önce “Efendi Hazretleri ilimde bir şey yaptık ama zikirde istenileni yapamadık” deyince Efendi Hazretlerimiz “Bayram zikir, zikir, zikir” diyerek zikrin ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır.

Sultanımıza Kıymet Vermek Bizden, Muvaffakiyet Allah’tandır.

Fatih Medreseleri Yazı İşleri Kurulu

Yorum yapın