20 Temmuz Çarşamba akşamı 15 Temmuz darbe girişimi sebebiyle Türkiye genelinde olağan üstü hal ilan edildi. Olağan şeyler yaşamıyoruz ki her şey yolundaymış gibi davranalım. Ancak yaşanan acıların ve yanlışların bir daha yaşanmaması için akıllıca tedbirler alınması gerekir. Görevden alırken o alınanları birilerinin değişmez, değiştirilemez kadrolu teröristi olacak şekilde görevden almalar olmaması gerektiği gibi, yapılacak yeni görevlendirmeleri “denize düştük şimdi yılana tabii ki sarılacağız” şeklinde de görevlendirmeler olmamalıdır.
Yağmurdan kaçarken fırtınaya yakalanılmamalıdır. Fetocular yağmur ise, Ergenekoncular fırtınadır. Ergenekoncular yağmur ise, Fetocular fırtınadır. Devlet demek, ordu demek tamamen Muharip Savaşçılar demek anlamına gelmez. Bunun planlamacısı var, teknik kadrosu var, İdarecileri, bürocuları ve sivillerin yapacağı nice konular var. O yüzden ordunun ve devlet kademelerinin yeniden yapılandırılmasında halkın içinden seçilen, yerli ve milli olan, güvenilir. Sivil vatanseverlerin görevlendirilmesi son derece önemlidir.
Ne olursa olsun adaletle olaylara yaklaşmalıyız. Sıkıntılı bir süreçten geçiyor olabiliriz. Fakat kişiye zorda olsa doğruluk yakışır. Çünkü doğruların yardımcısı hazreti Allah’tır. Peygamberimiz Mekke’nin fethinde Beytullahın anahtarlarını amcası hazreti Abbas efendimiz istediği halde ki daha önce bu işi kendileri yapıyordu fakat Allah resulü Müslüman olmadığı halde işin ehli olan Osman bin Talha’ya anahtarları teslim etmiştir. Bu benim yakınımdır, bu benim akrabamdır bu benim dostumdur dememiştir. Olaylara en zor şartlarda dahi adaletle hükmetmiştir.
Müslümanlar olarak Bizler biliyoruz ki bela ve musibetler Rabbimizin bize toplum olarak Hepimize bir imtihanıdır. Bela, musibet ve zorluklara tahammül insanları ve toplulukları yüceltir ruhlarını ve vicdanlarını temizler.
İmamı Rabbani Hazretleri, Bela ve musibet gibi olağanüstü hallerde kişilerin ve toplumların yapması gerekenin, tövbe ve istiğfarlara sarılarak uzun kıraatlerle namazlara dikkat etmesi, Kur’an okumaya ve zikrullaha devam etmesi gerektiğini bize bildiriyor.
Rabbim olağanüstü süreçlerden geçtiğimiz su zamanda, yaşadığımız belalardan, musibetlerden, darbelerden ders çıkararak toplum olarak o bela ve musibetleri davet eden günahlarımızdan tevbe istiğfarlarla hep beraber vazgeçebilmeyi, zikrullah, Kur’an ve namazlarla Allah’ımızdan yardım dinlenebilmeyi ve rızasına ve yardımına layık insanlar olabilmeyi topyekûn bizlere nasip eylesin.
Fatih Medreseleri Yazı İşleri Kurulu