İnsanlar barınmak için yuvaya muhtaçtırlar. Bir insanın yuvası fert olarak ev, milletin yuvası da toplum olarak vatandır. Evsiz huzurlu ve güvenli bir hayat olmayacağı gibi bir milletin de vatansız olarak onurlu bir şekilde yaşaması ve varlığını devam ettirmesi mümkün değildir. Bu durumda olan Milletler başkaları tarafından ezilmeye horlanmaya ve ayaklar altında sürünmeye mahkûmdurlar. Müslümanların bu duruma düşmemeleri için dinimiz vatan kavramına büyük önem vermiş ve vatan sevgisini imandan saymıştır.

Herhangi bir milletin vatanında özellikle Müslümanların vatanında bir zafiyet bir güçsüzlük gören düşman elleri hiçbir insaf ölçüsü tanımadan, kadın çocuk genç yaşlı demeden, milletimize karşı her türlü kötülüğü reva görerek tüyler ürperten vahşetler sergilemişlerdir. Ama bizim atalarımız Osmanlı savaşlarda bile hiçbir zaman kadın çocuk ihtiyar gibi silahsız insanlara dokunmamış haksız muamelede bulunmamışlardır. Bütün yaratıklara şefkat ve merhameti esas alan dinimiz bu gibi davranışlara izin vermemiştir.

Etrafımızdaki Müslüman ülkelere baktığımız zaman Bosna Hersek, Çeçenistan, Irak, Filistin, Tunus, Yemen, Suriye ve daha nice ismini sayamadığımız nice İslam diyarları vardır ki vatanlarında ki zafiyetten dolayı düşman oraları istila ederek her türlü haksızlığı ve zulmü reva görmüştür.  Başta Ulubatlı Hasanlar, Sütçü İmamlar nene hatunlar ve daha nice vatansever kahramanlarımız bugün ülkemizin bölünmemesi, birlik beraberlik içinde Dini Mübini İslam’ı en güzel şekilde yaşayalım ve Rabbimizi razı edelim diye canlarını mallarını her şeylerini ortaya koyan milyonlarca Müslüman kardeşimizi görmekteyiz.  Bizim daima zayıflamamızı gözleyen düşman fırsat bulduğu takdirde hiçbir insaf, merhamet ölçüsü tanımadan geçmişte yaptığı gibi yine tekrar aynı vahşetleri yapmaktan çekinmeyecektir.

Fakat ömründe hasta olmayan ağrı ve sancı nedir bilmeyen bir kimse sağlığın değerini hakkıyla takdir edemedikleri gibi geçmişte yaşanan kara günleri, çekilen sıkıntıları bilmeyenler de bugün sahip oldukları huzur ve rahatlığın değerini şu cennet vatanı Türkiye’mizin değerini ne kadar anlayabilirler bilemiyorum.  İslam tarihini incelediğimiz zaman görülüyor ki Müslümanları birbirine düşürüp bölmeye çalışan nice İslâm düşmanı Ebu Cehiller hiçbir devirde eksik olmamıştır. Sadece zamanın değişmesiyle isimleri değişmektedir. Düşmanın hedefi birdir. O da Müminleri bölmektir. Bizi hem dünyada hem de ahirette huzur ve mutluluğa götürecek olan İslam’ın emirlerine kulak verelim. Geçmişte yaşanan bugün de dünyanın birçok bölgesinde tekrarlanan felaketlerden ders alalım.

Mevla Teâlâ Hazretleri biz müminlere iman ve salih amel karşılığında vatanımızı muhafaza etmekle beraber tüm dünyanın hâkimiyetini yani süper güç olacağımızı, bütün korkularımızın gideceğini ve İslam dinini başta biz olmak üzere dünyanın dört bir yerinde yaşatabileceğimizin müjdesini vermektedir.

Gelin hep beraber birlik olalım, vatanımızı bölmeye çalışanlara fırsat vermeyelim. Zahiri sebeplere sarıldığımız gibi özellikle manevi sebeplere de sarılarak müminlerin birlik beraberliğini, vatanımızın ve tüm Müslümanların emniyeti için Rabbimize müracaat edelim.

Vatanımıza Sahip Çıkmak Bizden, Muvaffakiyet Allah’tandır

Fatih Medreseleri Yazı İşleri Kurulu