15 Mart pazar günü Türkiye’mizi yakinen ilgilendiren ve yaklaşık olarak 2 milyon küsur kişinin katılımıyla gerçekleşen, bir üniversite imtihanı yaşadık. Gündem olan sınava, adeta herkes kilitlenmişti. Devlet olarak, halk olarak hepimizin gündemine oturan bu imtihandan maksat neydi?

Eğer bu imtihanlardan maksat ilim artsın, toplum gelişsin, ahlak ve maneviyat yükselsin, vatanımıza milletimize hizmet edilsin, yanlış fikirlerden milletimiz arındırılsın, çocuklarımız ve gençliğimiz kötü ve beğenilmeyen ahlaklardan uzaklaştırılsın gibi ulvi düşünceler ise halkımızı ve bütün ilgili makamları tebrik eder ve teşekkür ederiz. Ancak maksat sadece diploma alayım, kendimi kurtarayım, devlete sırtımı dayayarak bir yük de ben olayım ise bu niyet kimseye fayda vermez.

Biz eğitim gören çocuklarımızı ve gençlerimizi aldıkları bu eğitim sayesinde sadece çıkar ve menfaatleri uğruna okumayan, kaldırım taşlarını söküp polisimize fırlatmayan, cahiliye ahlakı olan heykellerin başında nöbet tutmayan, her türlü kamu malını yakarak yıkarak zarar vermeyen bir eğitim sisteminin özlemini çekiyoruz. Kız, erkek öğrencilerin ve öğretmenlerin yıllarca göz göze diz dize aynı sınıf, aynı kampüs, aynı ev ve odaları paylaşarak sadece bir diploma ve dünyevi menfaatler uğruna hayatlarının heba olmasına sebep olan bir eğitim sistemine daha ne kadar göz yumacağız? Okullarda, yollarda, hastaneler gibi  yerlerde nasıl başarı ve kalite yakalandıysa vatanına ve toplumuna faydalı, ahlaki değerleri yüksek, küçüğüne sevgili, büyüğüne saygılı iyi bir gençliğin yetişmesi için eğitim öğretimde de mutlak kaliteyi yakalamamız gerekir. Bunun da çaresi, eğitim sistemimizi maddi olanaklar yönünden ilerletmek, Kur’an ve hadis ışığı altında da manevi yönden gençliğimizi yetiştirmektir.

Çalışma Bizden Muvaffakiyet Allah’tandır.

FATİH MEDRESELERİ YAZI İŞLERİ KURULU