

Fatih Medreseleri Genel Başkanı Masum Bayraktar Hoca Efendi düzenlediği hadis dersinde birlik ve beraberliğin önemine vurgu yaptı. Dünya üzerindeki Müslümanların, çeşitli iftira ve propagandalarla bölük pörçük olduğunu hatırlatan Hoca Efendi, bunun bir an önce son bulması gerektiğinin altını çizdi.
Müslümanların Kur’an ve Sünnete aykırı tüm fikir ve akımları biran önce terk etmesi gerektiğini belirten Hoca Efendi, birlik ve beraberlik ancak Kur’an ve Sünnete bağlı kalınarak gerçekleşecektir, dedi.
DİN BAĞI KAN BAĞINDAN ÖNDE GELİR
Hoca Efendi ayrıca; “Din bağı kan bağından önde gelir. Cemaat içi birliktelik, aile içindeki birliktelikten daha önemlidir. İnsanlar aynı soydan olabilirler, fakat ayrı dinlere veya ideallere sahip olduklarında bu bağlılığın hiçbir önemi kalmaz. Gün gelir aynı soya sahip olanlar, karşı karşıya kalabilirler. O yüzden kardeşliğin ve beraberliğin en kuvvetli olduğu unsur, din birliğidir. Bu nedenle Müslümanlar basiretli olmalı, tefrikaya düşürecek her ne varsa hepsinden uzak durmalı ve cemaatini muhafaza etmelidir. Çünkü cemaate rahmet vardır. Huzur vardır. Cemaatin olmadığa yerde ise şiddet, sıkıntı ve azap vardır.”
İZZET VE ŞEREF SAHİBİ OLMAK
Dersin devamında Hoca Efendi, Peygamber Efendimiz ’in (s.a.v) üç şey için yemin ettiğini beyan eden Hadis-i Şerifi okudu: “Sadaka vermekle mal eksilmez. Allah (c.c.) affeden kulunun izzet ve şerefini artırır. Allah için alçak gönüllü olanları Allah (c.c.) yükseltip yüceltir.”
Affedicilik ve tevazuun çok önemli olduğunu hatırlatan Hoca Efendi, yukarıda bahsi geçen Hadis-i Şerifi, gereği gibi tatbik edenler arasında zaten birlik ve beraberlik sorunu da olmayacaktır dedi. Ayrıca bu güzelliği yakalayan Müslümanların, gerçek cemaat ruhunu yansıtacağını belirten Hoca Efendi cemaatte rahmet vardır kavlince rahmetten en yüksek istifade edeceklerinde olanlar olacağını söyledi.
Allah (c.c.) için affetmenin ve tevazu sahibi olmanın kolay olmadığına değinen Hoca Efendi, insan iftiraya, hakarete ve fiili saldırılara maruz kaldığı halde affedebiliyorsa ve kucak açabiliyorsa işte o zaman gerçekten affedici ve tevazu sahibidir dedi.
ÇALIŞANIN ÖNÜNÜ AÇMALIYIZ
Hoca Efendi son olarak; “Ayrılığa düştüğümüz her an küfrün zulmüyle karşı karşıya kalacağız. Küfrün gölgesinden kurtulmak istiyorsak, Müslümanlar olarak muhakkak birlik ve beraberliği muhafaza etmeli ve bu uğurda çalışmalıyız. Eğer çalışmıyorsak, o zaman çalışanın önünü açmalıyız.” dedi.