Fatih Medreseleri'ni Tanıyalım – Muhammed Kaynar Hoca | Fatih Medreseleri
Fatih Medreseleri

Fatih Medreseleri’ni Tanıyalım – Muhammed Kaynar Hoca


Muhammed Kaynar Hoca Duygularını Anlatıyor…

İsmim Muhammed Kaynar, 1993 yılında Fatih Medreseleri ile tanıştım. Hafızlık ve Arapça eğitimimi aldıktan sonra Efendi Hazretlerimizin (k.s.) her mahalleye bir kız bir erkek medresesi açın kavli gereğince Fatih Medreseleri’nin Çarşamba dışında ilk kursu olan Esenlerde 17 yaşında vazifeye başladım.

Bunun yanında çocukluk ve gençliğim Çarşamba’da geçti. Bu sebeple camiamızın içinde yetişen, büyüyen bir fert olarak müspet veya menfi bütün olayların bizzat içinde olup vakti geldiğinde kitaplara konu olacak olan konuları yaşamış, Efendi Hazretlerimizin evladı olarak, bu cemaatin mensubu olarak yaşanan olaylar hakkında yorum ve kanaatlerimi bildirmek istiyorum.

Efendi’ye Hizmet Etmenin Şeref Olduğunu Masum Hocamızdan Öğrendik

Şunu özellikle belirtmek istiyorum ki; “Bizler, Sultanımızı memnun etmenin, Rabbimizi memnun etmek olduğunu, Sultanımızın hiçbir ifadesi, O’nun ifadesinin önüne geçmeyeceğini, Efendi Hazretlerimizin (k.s.), Peygamberimizin peygamberlik özelliği dışında tüm vasıflarını yaşayan ve yaşatan tek zat olduğunu, arkadaşlarımız ile beraber Efendi Hazretlerimizin (k.s.) idealleri doğrultusunda yaşamanın, bu idealler doğrultusunda malımız, evladımız ve canımızla neye mal olursa bu uğurda her şeyimizi feda etmenin en büyük şeref olduğunu” Masum Bayraktar Hocamızdan öğrenmiş bulunuyoruz.

Bizlerle beraber yürüyen genç kadrolarımıza da bu şuuru vermek için büyük çabalar sarf ediyoruz. Efendi Hazretlerimizin haklarını da savunmak için sonuna kadar mücadele edeceğiz. İsmailağa Cemaatinin hep beraber yekvücut olması ilahi kelimatullah’ın ayağa kalkmasıdır. Dış güçler bunlara engel oluyor, kandırılmış veya gazla bizlere saldıranlar hala bu mücadeleyi vermeye devam ediyorlar.

Tüm Türkiye’de Çalışmalar Yaptığımız İçin Saldırdılar

Bizler “Efendi ne derse o olsun, Efendinin ifadesinden başka bir ifade bilmeyiz” dediğimiz için bize saldırdılar, bizleri her şeyden men etmeye çalıştılar. Analarımız, babalarımız, hanımlarımız, arkadaşlarımız ile aralarımız bozuldu. Bu fitneler yüzünden senelerce eş, dost, arkadaş, talebe kaybettik.

Bizler “Sultanımız rahatsız olmasın” diye cemaatin içindeki dönenleri dışarı yansıtmamak için sustuk. 15 yıldır bize söylenen her kelam için sustuk.

Bizler “tüm Türkiye’de çalışmalar yaptık” ama bu fitne ateşi yüzünden bizlere engel olmaya çalıştılar, bizler içinde artık konuşma vakti. Biz elimizden gelen tüm mücadelemizi bu dava için veriyoruz. Başımıza gelen yüzlerce olay var. Bizlere “bizim adımızı kullanarak yardım topluyorlar” gibi şeyler söylüyorlar buna karşılık vermek için bir şey söylemek istiyorum;

Efendi Hz. “Masum Hoca’ya Medreseyi Açarsan Çok Sevinirim” Dedi, Ama Medreseyi Kapattırdılar!

Efendi Hazretlerimiz Masum hocamız hakkında şu şekilde bir ifade kullandı, “Masumum Caminin içindeki Medreseyi açarsan çok sevinirim” bizler çalışmaya başladık ve açma zamanı gelince Camianın büyükleri, “Efendi emekli oldu, bize sormadan nasıl böyle bir şey yapıyorsunuz” dediler. Ardından Efendi Hazretlerimize gittik “Masum sen şerefli insansın anahtarı teslim et” dedi.

Biz Müdahale Etmeseydik, İsmailağa Camiinin İçindeki Medreseye El Koyacaklardı!

Vakıflar Genel Müdürlüğünden bir telefon geldi caminin içindeki kurs için kiralama yapmak istiyorlar haberiniz var mı diye!

Sosyal etkinlik şeklinde bazı şeyler yapılacakmış, tabi bizlerin bu konudan haberi yoktu hemen işe koyulduk. Bir vakıf ile görüştük böyle böyle bir durum var diyerekten o vakıfta medreseye el koydu ve şuan medrese olarak kullanılıyor.

İhvanı Yalanlarla Kandırdılar, Kimse Bir Kere Gelip Bizi Dinlemedi!

Hızır hocamızın şöyle bir ifadesi vardır; “bir adamın hakkında bir yorum yapmak ifade kullanmak istiyorsan o adam ile beraber 1 kilo tuz yiyeceksin.” Bugün hocamızı hiç tanımayan insanlar bizlerin kurumu hakkında, hocamız hakkında olmayacak ifadeler söyledi. Kimse gelip “hocam böyle böyle ifadeler geziyor doğruluk payı var mıdır” diye kimse bizlere gelip sormadı!

Bu Müslüman kardeşliği değildir. Kimse demedi 15 senedir camiamızda böyle bir mevzu dönüyor ne oluyor ne bitiyor diye kimse gelip bizlere sormadı. İhvanımızı yalan dolan şeylerle kandırdılar.

Bizler artık ayağa kalktık, artık konu nereye gelirse gelsin Efendi Hazretlerimizin idealleri ölçüsünde çalışmaya devam edeceğiz. Evladımızla, canımızla ve ne gerekirse sonuna kadar mücadele edeceğiz.

Bizim maksadımız, camiamızın birlik olması beraber çalışmasıdır.

Yorum yapın